Vasco da Gama'dan intihara meyilli 2. lig keşfi

Yeni Kıta'nın güney tarafında Campeonato Brasileiro ya da Seria A olarak bilinen Brezilya Ligi'nde bu sene bir ilk yaşandı ve 110 yıl önce kurulan Vasco da Gama tarihinde ilk defa küme düştü. Kulüp böylece Serie A tarihi boyunca lige veda etmeyen 4 takımdan biri olma ünvanını da kaybetmiş oldu. Kalan 3 takım ise Internacional, Cruzeiro ve Vasco'nun ezeli rakibi Flamengo.

Rio de Janeiro'da Portekizli göçmenler tarafından kurulan ve hala Portekiz asıllı Brezilya vatandaşlarının favori takımı olan Vasco; ülke çapında 10 milyondan fazla taraftara sahip. Bu taraftarlardan biri - biz ona Roberto diyelim- , Vasco'nun sahası Estádio São Januário'da Vitoria'ya 2-0 yenildiği ve resmi olarak küme düştüğü karşılaşmada tribün çatısına çıkarak üzüntüsünü -dikkat klişeleşmiş metafor!- ölüm denen o derin ve soğuk denizde boğmak istedi. Emektar Edmundo'nun kederiyle baş etme yöntemi çok daha zekice sanki...

Roberto'nun şovunu izlemek için:
http://www.fandome.com/video/107360/Brazil-Fan-Threatens-Suicide--Over-Soccer/

Futbolcu Fabrikası: Brezilya

Brezilya Federasyonu 2008 yılında ülkenin ihrac ettiği oyuncu sayısını açıkladı. İnanılmaz bir rakam bu. Tam 1176 futbolcu. Biz bir elin parmakları kadar oyuncu gönderirken özellikle Zico'nun federasyon başkanıyken oturttuğu sistem ve politikayla Brezilya inanılmazı yapıyor. Turizme bacasız sanayi derler, Brezilya için de hem turizm hem de futbol birlikte bacasız sanayi halinde.

Bu sene sattıkları futbolcu sayısı bir rekor. Bu rekor sayı 10 sene öncesinde yaptıkları futbolcu ihracının (530) iki katı. 30 sene öncesinde ihrac ettikleri oyuncu sayısının (87) da 13 katı. Geçen sene ise 1085 oyuncu satmışlar.

Bu kadar oyuncu satmalarına rağmen hala genç yetenekler çıkarabiliyorlar aynı zamanda. Bitmek tükenmek bilmeyen bir Brezilyalı furyası var tüm dünyada. Bu sene sattıkaları oyuncuların 762'sni Avrupa'ya, 222'sini Asya'ya, 105'ini Güney Amerika'ya, 69'unu Orta ve Kuzey Amerika'ya, 15'ini de Afrika'ya satmışlar. Avrupaya sattıkları adamlardan yaklaşık 70 takım oluşturulabildiğini söyleyelim.

Sürekli genç oyuncular dışarıya gitmelerine karşın Brezilya'da hala yetenekler top koşturmaya devam ediyor. Ancak bunun ne kadar böyle sürebileceği şüpheli. Bu nedenle yeni projeye göre 16 yaşından küçükler artık profesyonel sözleşme imzalayamayacaklar. Yine de en iyileri büyükler kapacaktır muhakkak.

Ronaldo Corinthians'ta

Fenomen'in yeni takımı Corinthians'taki ilk günü...

Maradona doğduğu yerde; Villa Fiorito'da

Kily

Kily Gonzalez, Rosario Central'dan ayrılmayı planlıyor. Uzun süredir sakat olan futbolcunun bu şekilde düşünmesinin sebebi ise yönetim kurulunun O'ndan kontrat feshi istemesi.

"Dünyada hiç bir takım sakat oyuncusundan takımdan ayrılmasını istememiştir" diyerek saflığın da ötesinde bir açıklama yapan Kily lakaplı Cristian, bir dönem La Liga'da kendisine rakip olan ve seneye Atletic Bilbao formasını herhangi bir ücret almadan giyecek Joseba Etzeberria'dan bir iki mental özellik kapsaydı kariyerine İtalya'da devam edebilirdi.

İşte Arjantin'de 2008'in en berbat 11'i...

Esparavos'un anketine göre Arjantin'de 2008'in en berbatları belirlendi ve bir takım oluşturuldu. Bu takımın başına da en kötü teknik direktör yerleştirildi.

Oylama sonucunda 11'in 6'sını River Plate'ten. Özellikle defans hattı onlara emanet! Geri 4'lünün 3'ü Riverlı.

Kaleyi Boca'nın kalecisi koruyor, eğer koruması gerçekten beklenebiliyorsa. Tigre maçında yediği hatalı golden sonra oyundan da alınmıştı ki pek rastlamayız sakatlık dışında kaleci değişimine. Ama bu onun ilk yediği hatalı gol değildi. San Lorenzo maçında Solari'nin şutunu yumurtlaması da unutulmazlar arasına girdi çoktan. Javier Garcia bu 11'i fazlasıyla hak etti. O'na rağmen şampiyon Boca'ya bir alkış daha gitmeli.

Ortaya çıkan 11'in başında -çok sayıda Riverlı futbolcunun kadrodaki varlığından olsa gerek- (eski) bir River'lı var: Diego Simeone.

River Plate takımın iskeletini oluştururken, kadroya verdiği 3 oyuncuyla Independiente'nin de hakkını yememek lazım.

Arjantin Apertura ligi tarihinde en fazla şampiyonluk görmüş River Plate'in bu sezon sonuncu, Boca ve River'dan sonra en fazla şampiyonluk gören, 3. takım Independiente'nin de bu sezon sondan 3. sırada yer alması bu kadro seçimini olağan yapıyor zaten.


Kaleci:
Javier Garcia (Boca Juniors)

Geri 4'lü:
Eduardo Nicolás Tuzzio (River Plate)
Gustavo Daniel Cabral (River Plate)
Cristian Villagra (River Plate)
Guillermo Daniel Rodríguez (Independiente)

Orta saha:
Augusto Matías Fernández (River Plate)
Oscar Ahumada (River Plate)
Lucas Andrés Pusineri (Independiente)
Daniel Gastón Montenegro (Independiente)

Forvetler:
Santiago Salcedo (River Plate)
Roberto Carlos Sosa (Gimnasia de La Plata)

Teknik Direktör:
Diego Simeone (River Plate)

2009'un ilk Superclasico'su

Copa del Torneo de Verano

Arjantin kulüplerinin lig öncesi hazırlıklarını gerçekleştirdiği Mar del Plata, Mendoza ve Salta; her yaz yapılan Torneo de Verano'ya(Yaz Turnuvası) 2009 başında da ev sahipliği yapacak.

Arjantin'in en büyük 5 takımı River, San Lorenzo, Independiente, Boca ve Racing; Clausura ve Libertadores öncesi kozlarını paylaşacak ekipler. Turnuvanın henüz resmiyet kazanmamış fikstürü aşağıdaki gibi düzenlenmiş; 24 Ocak'a dikkat.

Torneo de Verano ya da Torneo Pentagonal
10-1 - San Lorenzo vs Racing (Mar del Plata)
13-1 - River vs Independiente (Mendoza)
14-1 - San Lorenzo vs Boca (Mar del Plata)
17-1 - Boca vs Racing (Mar del Plata)
18-1 - San Lorenzo vs River (Mendoza)
20-1 - Boca vs Independiente (Salta)
23-1 - San Lorenzo vs Independiente (Salta)
24-1 - Boca vs River (Mar del Plata)
28-1 - River vs Racing (Salta)
31-1 - Independiente vs Racing (Mar del Plata)

Copa Revancha

Apertura 2008'in şampiyonu ve sonuncusu, Şubat'ın ilk gününde Copa Revancha ismi verilerek yüceltilen başka bir hazırlık karşılaşmasında birbirlerinin canını okumaya çalışacaklar.

Copa Revancha
01-2 - Boca vs River (Mendoza)


Dikkat; retorik soru! Büyükler oynarkan küçükler boş durur mu? Copa Ciudad de Cordoba ve Copa Ciudad de Tandil ( Cordoba Şehir kupası-Tandil Şehir Kupası) ; abilerinin mahalle maçlarına alınmayan gençler için eğlenceli bir mücadeleye sahne olacak gibi.

Copa Ciudad de Córdoba
25-1 - Talleres vs Belgrano
27-1 - Lanús vs Newell’s
30-1 – Final

Copa Ciudad de Tandil
15-1 - Argentinos vs. Quilmes
16-1 - Arsenal vs. Banfield
19-1 - Üçüncülük karşılaşması
21-1 - Final

Ronaldinho'nun evini soyan hırsızlardan saygı

Ronaldinho ve ailesinin tatilde olmasından faydalanan hırsızlar Ronaldinho'nun evine girip değerli eşyalarını çalmışlar. İtalya'nın kuzeyinde Galliate Lombardo'da bulunan eve hırsızların girmesini geç farketmiş güvenlik. En son karanlıkta kaçan 4 silüete birkaç el ateş etmişlerse de karavana.

Hırsızlar tuvalet camından içeri girmişler, değerli eşyaları alıp kaçmışlar. Buraya kadar hikaye gayet normal ama olayı ilginç kılan hırsızların 2005 yılında Ronaldinho'nun aldığı Altın Top'a dokunmamaları. Oynadığı takımların formalarının, aldığı ödüllerin, kramponlarının bulunduğu dolaba hiç dokunulmamış. Hırsızlar da birazcık insan dedirten bir olay.

Orgazmik Şampiyona

Boca...

Tigre 1 Boca 0

Tigre için 1. Boca için 23.

Birazdan oynanacak maç için karşılıklı anlaşmaya göre iki takıma 4500'er kişilik yer ayrılmış. biletler çıkar çıkmaz tükenirken karaborsada biletler 700 Arjantin Pezo'suna gidiyor. Yani 170 avro, yani 350 YTL...

Gişeler 17'de açılmış. En dikkat çeken şey ise Boca'lıların arasında göze çarpan gelinlikli bir kadın. Futbol mu, aşk mı, futbol aşkı mı? e) Hepsi

Boca 1 farkla yenilmesi halinde bile şampiyon. Boca şampiyon olursa bu Boca için 23. zafer olacak. Tigre içinse bu bir ilk olacak. Bu yüzden Tigre için daha hayati bir maç.

Maç TSİ 00,45'te NTVSpor'da olacak. Muhtemelen kan gövdeyi götürecek. Tribünler hiç susmayacak, melodik tezahüratlar eşliğinde tango devam edecek. Bol gol olması, bol kart gösterilmesi dileklerimizle...

Kasırga dindi - Kaplan diş gösterdi - Beyinsiz Boca

1990 yılından beri Arjantin'den her yıl iki şampiyon çıkıyor. 2008 Apertura(Açılış) Ligininki ise, geçen Çarşamba başlayan mini lig/playoff sonunda belli olacak. Çoğunuzun bildiği, bilmediği, bir fikir sahibi olduğu vs. gibi; istikrarlı San Lorenzo, güçlü Boca ve kedi görünümlü Tigre ligi aynı puanda bitirince; Buenos Aires halkına 40 yıl sonra bir kez daha 3'lü playoff izleme şansı doğmuştu.

Bu maçların ilkinde Ciclon(Kasırga) lakaplı San Lorenzo, Tigre'yi 2-1 yenerken; dün oynanan Boca - San Lorenzo maçı, Riquelme ve arkadaşlarının 3-1'lik galibiyetiyle sonlandı. Bu skor, playofftaki gol averajı -1'e düşen San Lorenzo'nun şampiyonluk iddiasına son verdi ve lig ortalarında şampiyon olacağına kesin gözüyle bakılan kırmızı-mavili takıma ağır bir darbe vurdu.

Ciclon'da dün kırmızı kart gören Bergessio ve Aguirre, Clausura 2009'un ilk maçında yerlerini alamayacaklar. Aklıma gelmişken yazayım; Aguirre bu sezon çektiği sert şutla masum bir güvercini öldürdü. Çok mu ani oldu? Mea Culpa.

Boca cephesinde herkes mutlu. (Güvercin öldüğü için değil; o güvercin yanlış zamanda yanlış yerde bulunuyordu, unutun güvercini.) Sudamericana Kupası'ndan elendikten sonra ligde alınan üst üste galibiyetlerle takımlarının playoff hakkı kazanması ve uluslararası alanda başarısız olan River'ın Apertura'da da sonuncu olması Bosterolar'ın moralini yüksek tutuyor. Cenevizliler'in bulutların üzerine çıkmalarının önündeki tek engel ise Çarşamba sabahı oynanacak ve NTV'nin naklen vermesini umduğum Tigre maçı.

Futbolculuk döneminde Boca formasıyla Libertadores Kupası'nı kaldıran Diego Cagna; bugün Tigre'nin başında ve +2 averaja sahip Boca önünde en az 2 farkla kazanmak zorunda. Cata Diaz'ı Getafe'ye sattıktan sonra bir türlü düzelmeyen Boca defansı, Avrupalı scoutların maça ilgisinden haberdar Tigreli aç oyuncular önünde sıkıntılı anlar yaşayabilir. Son olarak, takımın beyni Riquelme'nin dün gördüğü sarı kartla cezalı duruma düşmesi Tigre açısından sevindirici, O'nun uzun paslarına bayılan Palacio için ise son derece trajik bir gelişme.

Bienvenudos / Bem-vindos / Hoş geldiniz

Blog ismi dev bir klişe olabilir. Açıkçası umrumda ya da umrumuzda değil. (1. tekil ve çoğul şahıs arasında gidip gelmeye bir kaç gün daha devam edebilirim; kişilik çatışması yaşadığım ya da ismimin Fatih Terim olması nedeniyle değil, tamamen bürokratik sebeplerden)

İspanyolca, Portekizce ve Türkçe lisanlarını kullanarak sizleri 32 dişiyle karşılayan yazı başlığı, "Gaël" klişemizle birleşince; blogun içerik potansiyelini ve kuruluş amacını ortaya çıkarıyor. Güney Amerika'da 9 ülkede yaklaşık 130 milyon kişi İspanyolca, asi kardeş Brezilya'da ise 190 milyonluk nüfusun %70'i Portekizce konuşuyor. "Güzel Türkçe'miz" ise Güney Amerika futbolunu blog ziyaretçilerine sunmanın belki de tek aracı.

Arjantin, Uruguay (Homer Simpson'ın deyişiyle U r Gay), Brezilya, Bolivya, Şili, Kolombiya, Ekvador, Paraguay, Peru'da en çok sevilen spor futbol. Chavez'in ülkesi Venezuela'da ise beyzbol ön plana çıkmakta. Bloğun kapsamasını düşündüğüm Arjantin ve Brezilya liglerinin, Avrupalı atalarınınkilerinden pek aşağı kalır yanı yok. Eğer 3. bir lig seçilecekse, bunun Orta Amerika ülkesi Meksika'dan olması mantıklı. Nedenini ise ilerleyen günlerde açıklayabilirim(iz).

Arjantinli ve Rosario Central taraftarı Ernesto Guevara; Küba Devrimi'nden sonra annesine "Burada kimse rugby ve futbol sevmiyor. Ve beyzbol da hoşuma gitmiyor. Bir kaç santranç maçı ya da balık avlamak dışında kaçamak yapamıyorum." demiş. Buradaki kilit kelime "kaçamak". Görüşmek üzere.